Market raflarında yer alan uzun ömürlü adı altında satılan ürünler, özellikler çocuklar başta olmak üzere büyüklerin de sağlığını da tehdit etmektedir. Bu gıdalar genellikle metabolizmamızı, bağışıklık sistemimizi ve genetiğimizi ciddi şekilde etkilemekte
Gıda sektöründe bir yılda binlerce çeşit üründe milyonlarca katkı maddesi kullanılmaktadır. Günümüzde insanlar hazır gıdaları tüketmekte sakınca görmediği için bir günde yaklaşık olarak 2000 çeşit katkı maddesi tüketmektedir. Şöyle bir saymaya başlasak; tatlandırıcı, tat verici, kıvam arttırıcı, kıvam koruyucu, beyazlatıcı, renk koruyucu, bozulmayı önleyen maddeler, nem tutucular, boya, aroma derken bu liste uzayıp gitmektedir. Saymakla bitmez diyebiliriz...
Gıda Katkı Maddeleri
Gıda endüstrisi, kulanılan bu katkı maddelerini ürün ambalajları üzerinde belirtmek zorundadırlar. Fakat burada dikkat edilmesi gereken bir husus var. Bu katkı maddelerini belirtme zorunluluğu sadece üreticinin kendi kattığı maddelerle geçerlidir. Yani bir fırın ürettiği bir su, maya, tuz veya yumurtada kullandıysa bunları belirtir. Fakat un, su, maya tuz ve şekerdeki katkı maddelerini belirtmek zorunda değildir. Durum böyle olunca katkı maddelerinde de yer alan katkı maddeleri hakkında bilgi sahibi olamıyoruz. Örneğin ciklet, şeker ve sakız gibi tamamen katkı maddeleriyle yapılan ürünlerde katkı maddeleri belirtme zorunluluğu bulunmuyor.
Küçük bir paketin içinde masumca görünen bir sakızı inceleyecek olursak içeriğinde neler varmış bir bakalım:
Sakız Mayası (Sakızın Ana Maddesi): Ambalajında belirtilmeyen sakız mayasının içeriğinde; kauçuk, vaks, antioksidant, elastomer, reçine, venil polimer, katkı maddeleri ve parafin bulunmaktadır.
Tatlandırıcılara bakacak olursak; doğal olmadığı gibi hepsi hazmı da bozmaktadır. Diyabete zemin hazırlayan bu tatlandırıcılara ek olarak ise aspartam gibi bazı beyin faaliyetlerini bozan tatlandırıcılar vardır. Bunlar baş ağrısı, baş dönmesi ve bayılmalara sebep olabilmektedir. Dudak, dil ve ayaklarda şişme yapabilmektedir. Aspartam dediğimiz madde, fenilalanin denilen bir aminoasit içermektedir. Bu ise çocuklarımızın gelişmekte olan üreme organlarına ve beyinlerine hasar verir. Bununla birlikte kısırlık ve zeka geriliği oluşabilir.
Doğala Özdeş Aroma (3 Adet): Nanoteknoloji ve gen teknolojisi ile birlikte üretilen bu aromalar, beden-ruh dengesi ile birlikte hormonal dengeyi de etkilemektedir.
Nem Tutucular (Gliserol) Genellikle mezbaha atıklarından elde edilmektedir. Genteknolojisi ve nanoteknoloji yöntemleriyle üretilebilmektedir.
Küçücük basit bir sakızda bile bu kadarı yer alırken, diğer ürünleri de hayal etmek çok zor değil. 2.5 gr kadar olan bir sakızın içinde 18 tane katkı maddesi bulunuyor. Katkı maddelerini savunanlar genellikle katkı maddelerinin içinde zararsız hatta faydalıları da var demektedir. Elbette olabilir fakat bugün katkı maddelerinin değişik yöntem ve teknoloji imkanlarıyla üretildiğini düşünürsek, üretim metodları, kimyevi içeriği ve kaynaklarının çok güvenilir olmadığı aşikar. Örnek verecek olursak, Karoten doğal bir A vitamini kaynağıdır. Doğal bitki pigmentlerinden elde edilir. Betanin ise kırmızı pancardan elde edilmektedir. 25-30 yıl önce doğal bitkilerden elde edilen bu ikisinin de adı güvenilir olarak anılabilmektedir. Ancak geçen süre zarfında yeni metodlar ile birlikte teknolojisinin kullanılması sonrasında bu katkı maddeleri büyük ölçüde GM bitkilerden üretilerek önümüze gelmektedir. Durum öyle olunca pek güvenilir sayılmıyorlar. Bu da demek oluyor ki bir ürün ambalajlı veya ambalajsız farketmez, içindekiler belirtilse de üründe kullanılan gerçek katkı maddelerini tespit etmek mümkün olmuyor.
Gıda Katkı Maddeleri Nelerdir?
Gün içinde dikkat etmeden tüketilen gıdaların içinde yer alan en yaygın gıda katkı maddeleri neler inceleyecek olursak;
Bisphenol-A
Gıda sektöründe ürünlerin bozulmasını önleyen en popüler katkı maddesidir. Ostrojen hormonu gibi etkisi bulunan bu katkı maddesinin, yiyeceklerin vücudumuzda ostrojen oranının artmasına yol açar. Bu sebeple trombosit üretimi azalır ve vücutta endometriozis oluşumuna sebep olur.
Nitrat-Nitrit
Günümüzde işlenmiş et ürünlerinde en çok kullanılan katkı maddesidir. Bu iki katkı maddesi, hem koruyucu hem renklendirici hem de lezzet arttırıcı olarak kullanılmaktadır.
Sodyum Nitrit: Özellikle ülkemizde Nitrat-Nitrit'ten sonra en çok kullanılan türdür. Sosis, salam, pastırma, sucuk gibi işlenemiş etlerde kullanılmaktadır. Bu ürünlerle aldığımız nitrit, vücutta kanserojen maddeler olan nitrosaminler oluşturmaktadır. Nitrosamin, vücudumuzda mutasyonlara ve kansere neden olmaktadır.
Sodyum Sülfit
Gıda sektöründe renk, kıvam korucuyu olmakla birlikte bozulmayı önleyici ve beyazlatıcı olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde en sık kullanılan sülfitleyicidir. Fermetne içeceklerin ambalajında veya pek çok restoranın salata barında bulunur. Şekerleme, peynir, sakız, dondurma, portakallı içecekler, meyve suları ve bisküvi gibi fırınlanmış ürünlerde de yer alabilen bu madde, hafıza bozukluklarına yol açmaktadır. Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılan araştırmalar gösteriyor ki, sodyum sülfit; besin ve ilaç yoluyla alınmadığı zaman öğrenme ve hafıza bozukluklarına neden olduğu gibi göğüste sıkışma, kan basıncının düşmesi, başta yanma hissi, halsizlik gibi sorunlara da sebep olmaktadır. Ayrıca astım hastalarının da astım ataklarını tetiklemektedir.
Bu arada Sodyum Sülfit ve Sodyum Nitrit en çok cenin, bebek ve çocuklar üzerinde etki göstermektedir.
Karamel
GM buğday ve GM mısırdan üretilen karameller, renklendirici ve tatlandırıcılar içermektedir. Kansere neden olabilen bu katkı maddeleri, konserve türlerinde, hamburgerlerde, keklerde, pastalarda, bisküvi ve şekerleme çeşitleri gibi pek çok üründe bulunur.
Titanyumdioksit
Titanyumdioksit, en tehlikeli gıda katkı maddelerinden birisidir. Alüminyum kaynaklı olan bu katkı maddesi, nem tutucu ve renklendirici olarak bazı hap ve şekerlemelerde kullanılmaktadır. Toksik veya alerjen olan maddelere karşı aşırı duyarlılığa sebep olabilmektedir. Dünyanın pek çok ülkesinde yasaklanmış bir maddedir.
Aspartam
Sakız, ketçap, sos, çikolata, gazoz, ilaçlar ve diyet yiyecekleri gibi ürünlerde kullanılır. Fenilalanin denilen sentetik bir amino asit içermektedir. Bu madde, kan ve dokularda fenilalanin birikmesini sağlar. Çocukların gelişiminde beyinlerde hasarlara yol açabilmektedir. Göz kapakları, dudak ve ellerde şişmelere sebep olabilir.
Monosodyum Glutamat
Bu gıda katkı maddesi lezzet arttırıcıdır. Pek çok imalathane, restoran ve kafelerde lezzet arttırıcı olarak kullanılmaktadır. Çin, Japon ve Türk mutfağında çok sık kullanılmaktadır. Baş ağrısı, ishal, göğüste sıkışma ve astımlı hastalarda ağır astım atakları tetiklediği görülmüştür.
Formaldehit
Bu katkı maddesi ise ürünlerin bozulmasını önlemek için kullanılır. Formaldehit, kimya endüstrisinde en yaygın kullanılan maddelerden birisidir. Tekstil, halıfleks, boya, lastik, mobilya ve pek çok benzeri ev temizliği ve gündelik yaşam ürünlerinde kullanılmaktadır.
Gıda katkı maddelerinin böylesine çok sık kullanıldığı gıdalar, yıkıcı hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bunların bazılarına değinecek olursak; hazımsızlık, böbrek be böbrek üstü bezi hastalıkları, üreme organında olan bozukluklar, kısırlık, kist, kanser, diyabet, tiroid, havale, davranış bozukluğu, baş dönmesi, otizm, depresyon, alzheimer, MS gibi pek çok sinirsel ve ruhsal hastalıklarla birlikte düşük tansiyona sebep olmaktadır.